Cep telefonları, 1980’li yılların sonları ve 90’lı yılların başları itibariyle yaygınlaşmaya başladı. İşte cep telefonları o günden bugünlere kadar hep kanser yapıyor suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise özellikle beyin kanseri ve cep telefonu üzerine 1994 yılından 2022 yılına kadar yapılan 64 araştırmayı inceledi ve sonucu yayınladı.
WHO’ya göre cep telefonu ile beyin kanseri arasında bağlantı yok
Cep telefonları, bildiğiniz gibi araç telefonlarından evrimleşen taşınabilir telefon modelleri. Özellikle 1990’lı yıllarda yaygınlaşan teknoloji, bazı endişeleri de beraberinde getirdi. Bunlardan en önemlisi ise Beyin Kanseri ile cep telefonu ilişkisi.
İlk olarak 1994 yılında başlayan bu araştırmalar2022 yılına kadar devam etti. Toplam 6 araştırma sonucunda cep telefonlar ile kanser arasında bir bağlantı ortaya çıkmadı. Bu çalışmalar cep telefonlarına odaklanmış olsa da TV, bebek monitörleri ve radar sistemleri gibi cihazlar üzerinden de bağlantı kurmaya çalışıyor. Araştırmalar bu cihazların yaydığı radyofrekansın etkisine odaklı.
Yeni Zelanda Auckland Üniversitesi’nde Kanser Epidemiyolojisi Profesörü Mark Elwood, çalışmanın da ortak yazarları arasında. Elwood, çalışmaların çoğunun baz istasyonları, cep telefonları gibi radyofrekans yayan tüm modern araçlara yönelik olduğunu açıkladı.
NASA cephesinden, uzayda mahsur kalan astronotların ‘tuhaf sesler’ duyduğuna yönelik raporuna yanıt geldi. İşte detaylar…
Araştırmalar hipofiz bezi, tükürük bezi, beyin kanserleri ve lösemi kanserleri ile radyofrekans bağlantısı arasında bağ bulmaya çalıştı. Ancak çalışmaların hiçbirinde kanser türleriyle cep telefonları ve modern cihazlar arasında kesin bir bağ olmadığı ortaya çıktı. Araştırmada uzun süredir cep telefonları kullananlar arasında da bu bağlantı ortaya çıkmadı.
En azından bu bağın kanser riskini artıracak kadar yüksek olmadığı araştırmalar sonucu ortaya çıktı. WHO ise tüm bu sonuçların önemli olduğunu ama araştırmaların devam etmesi gerektiği görüşünde. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) ise 2011 yılında cep telefonlarını “Muhtemelen Kansorejen” anlamına gelen sınıf 2B olarak sınıflandırıyor.
WHO’nun gözetiminde gerçekleştirilen bu araştırma sonucunda IARC’nin de bu kararı gözden geçirmesi beklentiler arasında. Araştırmaların hem cep telefonu hem de baz istasyonları kanser ilişkisinin neden sonuç ilişkisi olmadığını ortaya çıkarması önemli. Özellikle 5G teknolojisi ile bütün dünyada sağlık problemlerinin ve kanser vakalarının artacağı şeklinde spekülasyonlar vardı.
Ancak uzun yıllara dayalı ve WHO’nun gözetiminde yapılan araştırmalar bu bağlantıları boşa çıkarıyor gibi. Uzmanlar buna karşın uzun telefon görüşmelerinde kulaklık kullanmayı öneriyor. Arada anlamlı bir bağlantı olmasa da cep telefonu ve elektronik cihazlar kanser için hala düşük de olsa risk oluşturan etmenler arasında.
WHO’nun gözetiminde yapılan cep telefonları kanser bağlantısı araştırmaları hakkında yorum ve görüşlerinizi bekliyoruz.
