İsrail, tarihte benzeri görülmemiş bir siber saldırı düzenleyerek Hizbullah üyelerine karşı büyük bir darbe indirdi. Bu saldırıda, Hizbullah üyelerinin kullandığı 20-30 yıllık eski çağrı cihazları hacklenerek, bu cihazlar birer patlayıcıya dönüştürüldü. Sonuç olarak, binlerce Hizbullah üyesi ne olduğunu bile anlamadan bu cihazların patlamasıyla yaralandı ya da hayatını kaybetti.
Saldırıda Hizbullah’ın çağrı cihazları eşzamanlı olarak patlatıldı ve 3 bine yakın üye yaralandı. Birçok Hizbullah üyesi, vücudunun farklı bölgelerinde taşıdığı bu antika teknoloji ürünlerinin patlamasıyla ciddi zarar gördü.
Saldırı, dünya genelinde büyük bir yankı uyandırdı ve bu denli sofistike bir siber saldırıyı kimse beklemiyordu. Olay sonrasında yüzlerce yaralı hastanelere kaldırıldı, kiminin uzuvları koptu, kimi ise hayatını kaybetti. Fakat akıllarda bir soru bıraktı: Telefonlar uzaktan patlatılabilir mi?
Telefonlar uzaktan patlatılabilir mi?
Bu saldırının ardından teknolojik cihazların uzaktan hacklenerek patlatılabilme ihtimali tekrar gündeme geldi. Özellikle akıllı telefonlar gibi modern cihazların bataryalarının uzaktan kontrol edilip patlatılması mümkün mü sorusu sıkça sorulmaya başlandı.
Telefonlardaki en hassas parçalar arasında bataryalar yer alıyor. Geçmişte, üretim hataları nedeniyle bazı akıllı telefonların bataryalarının patladığına şahit olduk. Öyle ki hatalı üretilen bu cihazlar nedeniyle bazı kullanıcıların telefonları uçaklara alınmadı.
Sorunlar, yanlış batarya yerleşimi ve milimetrik üretim hatalarından kaynaklanarak büyük güvenlik tehditleri oluşturmuştu. Ancak bu cihazlar toplatılarak daha güvenli alternatiflerle değiştirildi.
Bataryalar neden patlar?
Bataryaların patlaması, sadece üretim hatalarına bağlı değildir. Yan sanayi ürünler olarak adlandırılan, düşük kaliteli ve güvencesiz üretim hatlarından çıkan piller de tehlike arz edebilir. Bu piller düşük maliyetli olduğu için tercih edilse de ciddi güvenlik açıklarına sahip olabiliyor. Yan sanayi pillerde görülen kalite sorunları, bataryanın aşırı ısınmasına veya patlamasına neden olabilir.
Kullanıcı kaynaklı hatalar da benzer riskler doğurabilir. Örneğin sıcak bir yaz gününde güneş altında bırakılan bir telefon aşırı ısınarak otomatik kapanma uyarısı verebilir. Bu gibi durumlar, bataryada kalıcı hasarlar oluşturabilir ve patlamalara yol açabilir.
Akıllı telefonlar, çağrı cihazlarına kıyasla çok daha gelişmiş güvenlik önlemlerine sahip. Hem donanım hem de yazılım tarafında birçok güvenlik katmanı bulunur. Örneğin bataryanın aşırı ısınmasını önlemek amacıyla devre dışı bırakma mekanizmaları veya cihazın kendini kapatma işlevleri vardır. Bu nedenle modern akıllı telefonların hacklenerek bataryalarının patlatılması neredeyse imkansızdır.
Ancak İsrail’in gerçekleştirdiği bu son saldırı, teknoloji dünyasında hiçbir şeyin yüzde 100 güvenli olmadığını gözler önüne serdi. Bugüne kadar güvenli olduğu düşünülen eski teknolojilerin bile tehlikeye açık olduğu ortaya çıktı.
Çağrı cihazlarının hacklenip patlatılabileceğine kimse ihtimal vermezken, bu olay tüm dengeleri değiştirdi. Bu sebeple modern akıllı cihazların da (telefonlar, kulaklıklar, akıllı saatler gibi) benzer bir tehlikeyle karşı karşıya kalabileceği ihtimali göz ardı edilemez. Ancak bu riskin oldukça düşük olduğunu söylemek mümkün.